Adalet ve Mutabakat Partisi’nin lideri olan akademisyen Muamer Zukorliç Potoçari’de yaptiğı açıklamda Srebrenitsa’da yapılan soykırımı anma törenine gelmenin bunun gibi katliamların unutulmayacağı ve küçümsenemeyeceği anlamını taşıdığını ifade etti.
Yaptığı açıklamanın devamında, Sırbistan’daki bazı toplulukların soykırımı görecelileştirme faaliyetlerinin iyi bir gelişme olmadığını ve Başkan Yardımcısı olduğu Sırbistan Millet Meclisi’nin eliyle bunu düzeltmeye çalışacağını ifade etti.
“Her şeyden önce, buraya gelmeyi soykırım hukuki nitelemesine sahip olan en çirkin katliamlardan biriyle karşı karşıya kalmak şeklinde görmek lazım. Bu mekana, insan başkasının adına gelemez, ancak kendi adına gelebilir. Kendi adıma konuşacak olursam, kaçıncı kez geldiğimi bile bilmiyorum ve neredeyse her buraya gelişimi ertelemek için mazeret olacak sorumluluklara sahip olduysam da, buraya gelmenin önemini aklımda tasavvur ettiğimde, sahip olduğum etiği ve karakterimi burada yenilenebileceğimin farkına varırım, buna ilaveten insan ailesinin ve diğer insanlar üzerinde sahip olduğu etkisini de düşünmeli. Ben buraya gelmekle bu boyuta sahip olan bir katliamın küçümsenemeyeceği, gizlenemeyeceği ve neticesinde unutulamayacağı mesajını göndermek istiyorum.
Tabiki, kamu sektöründe bir mevkiye sahip olduğunuz zaman sizin sorumluluğunuz daha da büyük olur ve her halükarda diğer ülkelerin buna karşı sahip oldukları tavrı meselesine de bu şekilde bakmak lazım, bu bir olgunluk ve insanın kendisiyle sahip olduğu ilişkisinin meselesidir. Kabul edilen bütün deklerasyonlar, milletlerin yöneticileriyle birlikte olgunlaşmalarının göstergesidir. Sırbistan söz konusu olduğu zaman ise, maalesef burada bu konuda bazı salınımlarla karşılaşıyoruz. Irkçı söylemlerin artmasıyla, Srebrenitsa soykırımını görecelileştirme ve inkar etme faaliyetlerle, katliam failleri paklama ve hatta ödülendirme olaylarla karşılaşıyoruz. Bunlar iyi haberler değildir. Bazılar bu faaliyetlerin Sırbistan için iyi, diğerler için kötü olduklarını düşünür, fakat bu tür faaliyetler her şeyden önce Sırbistan ve Sırp milleti için zararlıdır.
Bunların yeni tahrip hareketlerine mi dönüşeceği, yoksa sadece kirli siyasi hesaplaşmaların bir parçası olarak mi kalacağı artık gelecekte göreceğiz. O tür şeyleri görmekten kesinlikle hoşlanmıyorum ve onlara karşı Sırbistan Millet Meclisi’nin üzerinden ve sahip olduğumuz diğer araçlarla mücadele etmeyi sürdüreceğiz.”
